Change habits, not the year / Yılı değil Alışkanlıkları değiştirin... ( EN-TR)

Greetings,

I lived in a big family of eight for many years in the past. My mother, father, siblings and elders and I had financial difficulties from time to time. What brought us together under one roof was the love and respect we had for each other. I come from an environment where I grew up with the behavior of my grandfather, who wrapped a thick cloth around the window opening on a cold winter day so that my grandmother sitting by the window would not get cold. I try to gather such people around me. I take into my life the personalities who pass on the peace and energy they radiate to others, who tell their experiences sincerely and honestly, who speak with calm manners and exhibit exemplary behavior.

Selamlar,

Geçmişte uzun yıllar sekiz kişilik büyük bir ailede yaşadım. Annem, babam, kardeşlerim, büyüklerim ve ben zaman zaman maddi sıkıntılar yaşadık. Bizi bir çatı altında toplayan şey birbirimize duyduğumuz sevgi ve saygıydı. Soğuk bir kış gününde pencere kenarında oturan babaannem üşümesin diye pencere ağzına kalın bir bez saran dedemin davranışlarıyla büyüdüğüm bir ortamdan geliyorum. Böyle insanları etrafımda toplamaya çalışıyorum. Yaydıkları huzur ve enerjiyi başkalarına da aktaran, yaşadıklarını içtenlikle ve dürüstçe anlatan, sakin tavırlarla konuşan ve örnek davranışlar sergileyen kişilikleri hayatıma alıyorum.

During the day, we all experience a number of problems such as fatigue, insomnia and stress. In fact, the common point of these problems is that we do not get enough oxygen. I know very well that nature is our most valuable life companion that offers us clean oxygen. Whenever we have time, my daughter and I spend time in nature. I do this to keep our physical, intellectual and emotional energy at the highest level.

Gün içerisinde hepimiz yorgunluk, uykusuzluk ve stres gibi bir takım sorunlar yaşarız. Aslında bu sorunların ortak noktası yeterli oksijen alamıyor olmamız. Çok iyi biliyorum ki doğa bize temiz oksijen sunan en değerli yaşam arkadaşımız. Zaman buldukça kızımla birlikte doğada vakit geçiriyoruz. Bunu fiziksel, zihinsel ve duygusal enerjimizi en üst seviyede tutmak için yapıyorum.

When an artist leaves behind all the problems behind the stage and throws himself in front of the audience, we witness how he entertains everyone with enthusiasm and energy. Most artists interpret this as the magic dust of the stage. Artists suddenly take on a completely different personality and entertain and amuse at the same time. My stage is nature itself. As soon as I step into nature, I get away from all the problems I am experiencing. I walk towards the unknown without even questioning where my body, lost in the greenery, is carrying me.

Bir sanatçının sahne arkasında yaşadığı tüm problemleri geride bırakıp, kendini sahneye yani seyircinin karşısına attığında, nasıl coşku ve enerjiyle herkesi eğlendirdiğine şahit oluruz. Çoğu sanatçı bunu sahnenin büyülü tozu şeklinde yorumlar. Sanatçılar bir anda bambaşka bir kişiliğe bürünerek, hem eğlenir hemde eğlendirirler. Benim sahnem de doğanın ta kendisidir. Doğaya adımımı atar atmaz, yaşadığım tüm sorunlardan bir anda uzaklaşıyorum. Yeşilliğin içinde kaybolan bedenimin, beni nereye taşıdığını bile sorgulamadan, bilinmeze doğru yürürüm.

I want my daughter to be a nature lover in the future. I want her to hear different sounds, perceive different smells and already have a desire to explore new places. In doing so, I try to show her how all the creatures she sees and wonders about in nature grow and how they can reproduce. 😊🦩🦚🦜🦋

Kızımın ileride bir doğa aşığı olmasını istiyorum. Farklı sesler duymasını, farklı kokular algılamasını ve şimdiden yeni yerler keşfetme arzusu duymasını istiyorum. Bunu yaparken de doğada gördüğü ve merak ettiği tüm canlıların nasıl büyüdüğünü, nasıl çoğalabildiğini ona göstermeye çalışıyorum. 😊🦩🦚🦜🦋

I am sure we all have many alternatives to get away from distressing emotions. Running, painting, going on vacation, diving, etc...
Even getting away from a problematic environment will make you feel better. I regret to say that very few people have the opportunity to live in touch with nature. But this does not mean that we cannot benefit from nature. So the first chance you get, start packing your backpack to go on a peaceful exploration and take advantage of the miracles nature has to offer.

Eminim, hepimizin sıkıntılı duygulardan uzaklaşmak adına, yaptığı bir çok alternatifler vardır. Koşmak, resim yapmak, tatile çıkmak, dalış yapmak vb...
Sorun yaşadığınız bir ortamdan uzaklaşmak bile, kendinizi daha iyi hissetmenize neden olacaktır. Üzülerek söylüyorum ki; çok az sayıda insan doğayla iç içe yaşama imkanını elde ediyor. Ama bu durum bizim, doğadan faydalanamayacağımız anlamına da gelmiyor. O yüzden ilk bulduğunuz fırsatta, huzurlu bir keşfe çıkmak ve doğanın sunduğu mucizelerinden faydalanmak için sırt çantanızı hazırlamaya başlayın.

Everyone I see around me, and sometimes I am included in this group, commutes to work, comes home, drives, talks on the phone a lot. This situation inevitably affects our mood. As a solution to this, I mentioned it in a title in my previous articles, and that was ecotherapy. Source That is, accepting the idea that our life is integrated with nature.

Etrafımda gördüğüm herkes, ki bazen ben de bu gruba dahil oluyorum, işe gidip geliyor, eve geliyor, araba kullanıyor, telefonla çok konuşuyor. Bu durum ister istemez ruh halimizi etkiliyor. Buna çözüm olarak daha önceki yazılarımda bir başlıkta bahsetmiştim, o da ekoterapiydi. Kaynak Yani yaşamımızın doğa ile bütünleşik olduğu fikrini kabul etmek.

It has been raining in Antalya for the last three days. It is not possible to go out and walk around. That's why I spend the time I have left from work at home. At home, I mostly watch TV series on Netflix. I can say that the series “Virgin River” has me hooked to the screen right now. I was so impressed by the places where the series was filmed that I wanted to investigate. The nature is so fascinating that I would love to live there. I was surprised to see the big trunk trees in a house almost the size of a living room. In the series, the forests with those huge trees are shown perfectly. Just watching the wooden houses, lakes and waterfalls around the area gives you peace. In such a rural setting, the stories that emerge from a bar decorated according to the setting are also very well told. The way Jack, the bar manager, looks at life and his experiences are a bit reminiscent of my own life, which makes me more interested in the series.

Antalya'da son üç gündür yağmur yağıyor. Dışarı çıkıp dolaşmak mümkün değil. Bu yüzden işten arta kalan zamanımı evde geçiriyorum. Evde daha çok Netflix üzerinden dizi izliyorum. Şu anda “Virgin River” dizisi beni ekrana bağladı diyebilirim. Dizinin çekildiği yerlerden o kadar etkilendim ki araştırmak istedim. Doğa o kadar büyüleyici ki orada yaşamayı çok isterdim. Neredeyse bir oturma odası büyüklüğünde bir evin içinde koca gövdeli ağaçları görünce çok şaşırdım. Dizide o devasa ağaçların olduğu ormanlar mükemmel bir şekilde gösteriliyor. Çevredeki ahşap evleri, gölleri ve şelaleleri izlemek bile insana huzur veriyor. Böyle bir kırsal ortamda, ortama göre dekore edilmiş bir bardan çıkan hikayeler de çok iyi anlatılıyor. Bar işletmecisi Jack'in hayata bakışı ve yaşadıkları biraz kendi hayatımı anımsatıyor, bu da diziye olan ilgimi artırıyor.

The new year is just around the corner. Everyone has great expectations for 2025. In fact, it is not the fact that we will enter a new year that will change us. We can change ourselves with new habits. Let's give up the things we do that interfere with our lives, that put us in difficulty, maybe even threaten our health. When we do that, we won't need 2025 for our hopes and dreams.

Yeni yıla çok az kaldı. Herkesin 2025 için büyük beklentileri var. Aslında bizi değiştirecek olan yeni bir yıla girecek olmamız değil. Yeni alışkanlıklarla kendimizi değiştirebiliriz. Hayatımıza müdahale eden, bizi zora sokan, hatta belki sağlığımızı tehdit eden şeylerden vazgeçelim. Bunu yaptığımızda umutlarımız ve hayallerimiz için 2025'e ihtiyaç duymayacağız.