Wednesday Walk in Belgrad Forest – A Gift of Nature and Work-Life Balance (Eng-Tr)

First Visit Excitement

Today was one of those special days when remote work became more than just a convenience—it became an opportunity. Since I was working from home, I wanted to make the most of it. My brother was heading to work, so I asked him to drop me off at Belgrad Forest. It was my first time visiting, and I couldn’t hide my excitement. I had heard about this place countless times, yet never managed to come. Today, finally, it happened.

The moment I stepped out of the car, I was greeted by fresh, crisp air that filled my lungs and instantly refreshed me. The sounds of rustling leaves, the gentle flow of water, and the warmth of the sun peeking through the branches made me pause for a moment just to take it all in. The walking trail was wide and welcoming, lined with tall trees that seemed to have centuries of stories to tell.

İlk Ziyaret Heyecanı

Bugün, uzaktan çalışmanın sadece bir kolaylık değil, aynı zamanda bir fırsat olduğu günlerden biriydi. Evden çalışma imkânını en iyi şekilde değerlendirmek istedim. Kardeşim işe giderken, beni Belgrad Ormanı’na bırakmasını rica ettim. Oraya ilk kez gidecektim ve heyecanımı gizleyemiyordum. Hakkında defalarca duymuştum ama bir türlü gitmek nasip olmamıştı. Bugün ise sonunda oldu.

Arabadan iner inmez, ciğerlerime dolan temiz ve serin hava beni hemen kendine çekti. Hafifçe hışırdayan yaprakların sesi, suyun nazik akışı ve dalların arasından süzülen güneşin sıcaklığı… Bir an durup hepsini hissetmek istedim. Yürüyüş parkuru geniş ve davetkârdı, her biri yüzyıllık hikâyeler taşıyormuş gibi görünen uzun ağaçlarla çevriliydi.

Walking Among Nature’s Masterpieces

As I walked deeper into the forest, the scenery became even more captivating. The reflection of leafless trees on the still water created a painting-like view. Wooden picnic tables were scattered among the trees, some surrounded by streams, making them perfect spots for a peaceful break. The sun played hide-and-seek between the branches, casting golden rays on the forest floor.

What truly amazed me was how the forest managed to blend tranquility and vitality at the same time. The moss-covered trunks, the crisp sound of footsteps on dry leaves, and the occasional bird song all reminded me how alive this place was. And then there were the flowers—hyacinths in shades of pink, purple, and violet—standing gracefully under the sunlight, adding color to the earthy tones of winter’s end.

Doğanın Eserleri Arasında Yürümek

Ormanın derinliklerine doğru yürüdükçe manzara daha da büyüleyici hale geldi. Yapraksız ağaçların durgun suya
yansıması, adeta bir tabloyu andırıyordu. Ağaçların arasında yer yer piknik masaları vardı; bazıları dere kenarındaydı, huzurlu bir mola için mükemmel yerlerdi. Güneş dalların arasından saklambaç oynar gibi süzülüyor, orman zeminine altın rengi ışıklar bırakıyordu.

Beni en çok etkileyen şey, ormanın aynı anda hem huzuru hem de canlılığı hissettirmesiydi. Yosun kaplı gövdeler, kuru yaprakların üzerinde yürürken çıkan o hafif çıtırtı ve ara sıra duyulan kuş sesleri… Hepsi buranın ne kadar canlı olduğunu hatırlatıyordu. Ve tabii ki çiçekler—pembe, mor ve eflatun tonlarında sümbüller—güneşin altında zarifçe duruyor, kışın sonundaki toprak tonlarına renk katıyordu.

Gratitude for Simple Joys

As I completed the loop of the walking trail, I couldn’t help but feel grateful. Not only for the beauty I had just witnessed, but also for the privilege of being able to enjoy it in the middle of a workday. Working from home, even just one day a week, gives me the flexibility to slow down, recharge, and reconnect with nature.

Belgrad Forest is more than just a green escape—it’s a reminder that we can create small pockets of peace in our busy lives. Today’s walk was a gift, one that I will surely remember whenever I feel caught up in life’s rush. I silently thanked God for the fresh air, the beauty of the flowers, and the stillness of the water.

Basit Mutluluklara Şükretmek

Yürüyüş parkurunu tamamladığımda, hissettiğim şey şükür oldu. Sadece gördüğüm güzellikler için değil, aynı zamanda bir iş gününün ortasında bu fırsatı yaşayabilmek için de… Haftada bir gün bile olsa evden çalışmak, yavaşlamamı, enerji toplamamı ve doğayla yeniden bağ kurmamı sağlıyor.

Belgrad Ormanı sadece yeşil bir kaçış noktası değil; hayatın yoğunluğu içinde küçük huzur alanları yaratabileceğimizi hatırlatan bir yer. Bugünkü yürüyüş benim için bir hediyeydi ve hayat telaşında bunaldığımda bu günü mutlaka hatırlayacağım. Allah’a temiz hava, çiçeklerin güzelliği ve suyun dinginliği için içimden şükrettim.